John Titor Günlükleri #4: Tarihin İlk Shakespeare’si
Selamlar efendim, nasılsınız bakalım. En sevdiğiniz zaman yolcusu John Titor yine pamuk şeker tadında bir konuyla sizlerin karşısında arz-ı endam ediyor. Malum hepimiz evlere kapanmış durumdayız. Ben de bu zamanı tezimi yazmaya çalışarak harcıyorum lakin adıyla pek de uyumlu olmayacak şekilde ”tez” zamanda yazılacak gibi durmuyor meret. N’apalım, ben de kitaplara sarılırım dedim ve aklıma tarihin ilk yazarı acaba kimdir sorusu geldi. İşte cevabı…
4300 yıl önce antik Sümer’de, Ur şehrindeki en güçlü insan uçsuz bucaksız çöle sürgün edildi. O kişinin adı Enheduanna idi. Ay tanrısının baş rahibesi ve tarihin bilinen ilk yazarıydı. Sürgün edildiği tarihe kadar 42 ilahi ve 3 destansı şiir yazmıştı. Fakat onun Sümer medeniyetinde bıraktığı etki bu kadarla sınırlı kalmadı.
Enheduanna, Sapfo’dan 1700 yıl, Homeros’tan 1500 yıl ve “ulusların babası” olarak bilinen Hz. İbrahim’den yaklaşık 500 yıl kadar önce yaşamıştı. Dicle ve Fırat nehirlerinin arasındaki bölgede, ilk şehir ve kültürlerin doğduğu Mezopotamya’da dünyaya geldi. Babası, tarihteki ilk imparatorluğun kurucusu olan Büyük Sargon’du. Kendisi Mezopotamya’daki bağımsız şehir devletlerini tek bayrak altında toplamayı başarmıştı. Sargon, Akad dilini konuşan kuzeyli bir Sami’ydi. Bu yüzden güneydeki daha eski Sümer şehirleri onu yabancı bir istilacı olarak görüyordu. Sıklıkla bağımsızlıklarını geri kazanmak için ayaklanarak yeni hanedanlığı tehdit ettiler. Kültürler arasında bir köprü kurmak için, Sargon tek kızı olan Enheduanna’yı en önemli tapınağa başrahibe olarak atadı.
Hanedanlıktaki kadınlar dini rollere sahipti. Enheduanna, Sümerce ve Akadca dillerinde okuma-yazma ve matematiksel hesaplamalar yapmak için öğrenim görmüştü.
Yazı, ilk olarak Sümer’de bir muhasebe sistemi olarak başladı ve tüccarlar diğer ülkelerdeki tüccarlarla iletişim kurmaya başladılar. Defter tutmakta kullanılan piktogram sistemi, Enheduanna’nın doğumundan yaklaşık 300 yıl önce yazıya dönüşmüştü. Çivi yazısı denilen bu ilkyazı şekli, kamıştan bir kalemin yumuşak kile bastırılmasıyla oluşturuluyordu. Enheduanna’ya kadar bu yazı tarzı bireysel yazarlara atfedilebilen orijinal eserlerdense, genelde defter tutma ve kopya çıkarma biçimini aldı. Dar sokakları, çok katı tuğla evleri ambar ve sulama alanlarından oluşan 34 bin nüfuslu bir şehir olan Ur’da başrahibe Enheduanna, şehir için tahıl depoluyor, yüzlerce tapınak çalışanını yönetiyor kutsal rüyaları yorumluyor ve her ay, yeni ay festivaline başkanlık ederek ekinoksları kutlayan ayinleri yönetiyordu.
Enheduanna, eski Sümer kültürüyle yeni Akad medeniyetini birleştirmeyi amaç edinmişti. Bunun için iki kültürün mitolojisini birleştirerek 42 adet ilahi yazdı. Her Mezopotamya şehri bir tanrı tarafından yönetiliyordu. Bu nedenle ilahiler, her büyük şehrin yönetici tanrısına adanmıştı. Enheduanna, şehirlerin tapınaklarını ve tanrılarının katkılarını övdü, Panteon’da tanrıların birbirleriyle olan ilişkilerini anlattı. Yani bir zamanlar, hissetme kabiliyeti olmayan o tanrıları insanlaştırdı. Artık tanrılar da acı çekiyor, savaşıyor ve de seviyorlardı. Enheduanna’nın edebiyata yaptığı en değerli katkıysa evrene kıvılcım saçan kutsal ve kaotik bir enerjiye sahip olduğuna inanılan, savaş ve tutku tanrıçası İnanna’ya yazdığı şiirdi. İnanna, her tür cinsel anlatımda övülmüş ve o kadar güçlü addedilmişti ki; fahişe, hadım ya da karşı cinsin kıyafetlerini giyen hizmetkârları gibi hassas konularda cinsiyet sınırlarını aştı. Bu şiirle İnanna’yı en güçlü tanrı olarak Panteon’un zirvesine yerleştiren Enheduanna, İnanna’ya yönelik övgüleriyle tarihte bir yazarın ilk kez “ben” zamirini kullanmasını sağlamış ve yazıların derin, özel duyguları aktarmak için bir araç olduğunu gösteren ilk yazar olmuştur.
Enheduanna’nın babası olan Kral Sargon’un ölümünden sonra, bir komutan iktidar boşluğundan yararlanarak darbe yaptı. Hükümdar ailenin güçlü bir üyesi olduğundan Enheduanna’yı hedefine alan komutan, ilk iş olarak onu Ur’dan sürgün etti. Enheduanna’nın yeğeni olan efsanevi Sümer Kralı Naram-sin, nihayetinde ayaklanmayı durdurdu ve teyzesini tekrardan başrahibe yapmayı bildi. Enheduanna 40 yıl boyunca başrahibe olarak hizmet verdi. Ölümünden sonra tanrısallaştı, şiirleri 500 yıldan fazla bir zaman kopyalandı, incelendi ve tüm imparatorlukta sergilendi. Yazdığı şiirler; Eski Ahit’i, Homeros destanlarını ve de Hristiyan ilahilerini etkiledi. Bugün hâlâ Enheduanna’nın mirası, zamana yenik düşmeyen kil tabletler üzerinde varlığını sürdürüyor.
Hepinize iyi okumalar!
Manga Adı | Bölüm | Çevirmen | Editör |
---|---|---|---|
Kokoro Botan | 23-24 GÜNCEL | Fuwa Fuwa | Lelouch |
Kudamimi no Neko | 29-31 | Sumire-Mayu | Psykhe |
Natsume Yuujinchou | 1 | Mayu | Farrelleda |
Otome Youkai Zakuro | 25-29 | Mayu | Farrelleda |
PAID | 11-12 | Fuwa Fuwa | Sakura |
Room to Room | 12-13 | Fuwa Fuwa-Yuki | Sakura |
Tashiro-kun Kimi tte Yatsu wa | 4 | Fuwa Fuwa | Sumire |
Totsuzen Desu ga, Ashita Kekkon Shimasu | 26-29.5 | luciddream | Psykhe |
Window Beyond Window | 34-35 | Fuwa Fuwa | Olgunlar-Sakura |