Sütlü Çay Üzerine Bazı Mülahazalar
Sütlü Çay Üzerine Bazı Mülahazalar
Evde oturuyorsunuzdur, yapacak işiniz yoktur. Buraya kadar güzel. Sonra kapı çalar. Tak tak. Kalkıp açmaya üşenirsiniz. Tak tak. Kapı habire çalınıyordur. Mecburen kalkıp ilk kimin aklına geldiği merak konusu olan delikten bakarsınız. Gelen can sıkıntısıdır. Sanki kapı hiç çalınmamış gibi yerinize dönüp pineklemeye devam edersiniz. Ama kapı çalmaya devam eder. Tak tak, tak tak. Ne kadar direnebileceğiniz size kalmıştır. Ben çok direnemedim ve kapıyı açtım.
Zümrüt rengi koltukta ben oturuyorum. Hardal rengi koltukta can sıkıntısı oturuyor. Dizlerine kan kırmızısı şönil bir battaniye örtmüş. Yün kaşındırıyormuş, öyle dedi. Tabloya bir de şömine eklemek isterdim ama onun vazifesini gören bir elektrikli sobamız var. Soba son ayarda çalışıyor, misafirim kat kay giyinmiş zaten, yün nerene değecek de kaşındıracak diyemedim. Kaprislidir bilirsiniz. Ne ikram edeyim dediysem de beğendiremedim. En son gel sütlü çay içelim dedim. Mırın kırın etse de kabul etti.
Hayatımda hiç sütlü çay içmediğimi belirtmeliyim önce. Normal çayımı demledim. Sonra iki büyük fincana, kafama göre dem koydum. Üstüne de dolaptan çıkardığım sütü ekleyiverdim, karıştırdım. Rengi şu hazır, suyla hazırlanan kahveler gibi oldu. Kurabiyeyle beraber servis ettim can sıkıntısına.
Can sıkıntısı fincanı sanki bir İngiliz hanımefendisiymiş gibi tuttu. Suratını buruşturdu. Dikkatle bir yudum içti. Sanırım geri püskürtmek istedi ama bunun hanımefendiliğine yakışmayacağını düşündüğünden vazgeçip yuttu. Suratı buruşturulmuş broşür gibiydi yutarken. Ben de sessizce bir yudum aldım. O kadar da kötü değildi yav ama can sıkıntısı ağzını açmadan duramazdı. Sanki yıllardır sütlü çay içermiş gibi konuşmaya başladı. “Zaten daha sunuşundan belliydi berbat olduğu. Kahvaltılık gevrek mi de bu soğuk sütü boca ettin? Hadi süt soğuk, çayın acısına ne demeli. Earl Grey bile mi yoktu evde? Böyle acı çaya istersen bal ekle, hiçbir şeye benzemez.” Dinlemeyi daha ilk cümleden bıraktığım için sorularına cevap vermedim, zaten cevap da beklemiyordu. Dünyaya şikayet etmeye geldiğinden, en sevdiği etkinliği bölersem daha çok şikayet ederdi.
Ben hiç umursamadan çayı yudumlamaya devam ettim. Can sıkıntısı söylene söylene kurabiyeye uzandı. Bir ısırık aldı, çiğnerken yüzü neon tabelalar gibiydi. Aha dedim, onu yutunca bir bombardıman daha geliyor. Öyle de oldu. Kurabiyeye dalıp şeker yerine tuz koymuşum. Ne olmuş yani, tuzlu da yenir, dua etsin karabiber falan koymamışım.
Sonuç olarak can sıkıntısı söylene söylene çıktı gitti. Uzun süre uğramaz diye düşünüyorum. Aman uğramasın. Acı sütlü çayımla, tuzlu kurabiyemi yer, kulağımda Rupa ile huzuru adımlarım.
Bana Rupa’yı tanıtan Elegy’nin katkılarıyla…
https://open.spotify.com/track/6ulHOQA15vurixmkBjScC2?si=dN-se1JXQ9alMIKOy54UhA
Manga Adı | Bölüm | Çevirmen | Editör | Temizleme |
---|---|---|---|---|
Arrogant CEO: Wife Hunter | 35 | Sumire | Luka (ArazNovel) | |
Charlotte Has Five Disciples | 1 YENİ SERİ | Farrelleda | Hayal | |
Frau Faust | 15 GÜNCEL | Baksi55 | Psykhe | |
My Giant Nerd Boyfriend | 326-330 | Sumire | Sumire | Friolero |
Phantasmal Tale Under the Moonlight | 62-65 | Mayu | Farrelleda | |
Real | 23 | Sumire | Eva | |
Sugar★Soldier | 32 | Sakata-Mayu | Psykhe | |
unOrdinary | 155-155.5 Sezon Finali | Mayu | Hayal |